Her masal kahramanı iktidarsız değildir.
Sizlere kırmızı tangalı kızın hikayesini anlatayım;
bir varmış bir yokmu... zamanın birinde bir kırmızı tangalı kız varmış. aşifte mi aşifte kaltak mı şırpıntı bir kızmış bu.. Bütün orman kendisine kesikmiş. kendisi şehirde yaşarmış ancak ormanda yaşayan kendini jigololara siktiren babaannesini ziyaret etmeyi de ihmal etmezmiş. kırmızı tangalı kızın göründüğü günden beri ormanda çok şey değişmiş. gamli baykus gamı kederi bırakmış, robin hood zenginden alıp fakire verip veremeyeceğini değil kırmızı tangalı kızın kendisine verip veremeyeceğini düşünür olmuş. ayrıca ormanda kötü kalpli bir kurt da yaşarmış..
Kırmızı tangalı kız bir gün yine babaannesinin kulübesine yürüyormuş ormanda. Sepetinde çeşit çeşit dildolar, toylar, ağız topları, vibratörler falan varmış. Kötü kalpli azgın kurt bunu görmüş ve kestirmeden gidip babaannenin evine ulaşmış. Babaanneyi hasta yatağından kaldırıp bir dolaba hapsetmiş ve yorganın altına girip kırmızı tangalı kızı beklemeye başlamış.
Kırmızı tangalı kız olay yerine gelmiş eve girmiş bakmış bir de ne görsün. Kurta sormuş. babaanne senin dilin neden bu kadar uzun? -seni daha iyi yalayabilmek için. Bababaanne neden benimle konuşurken bir elinde buz kalıbı göğüs uçlarında gezdiriyorsun? [kurt cevaplamış] -ateşim var biraz yavrum sirkeli havlu yaptım düşmedi. Peki babaanne neden yatağın 4 tarafında demirler bu kadar uzun? -Seni yatağa daha iyi bağlayabilmek için! demiş ve yataktan çıkmış. -seni tanıdım kurtsun sen alçak kurt ne yaptın babaanneme demiş. imdaat imdaaat demiş. ama heyhaat! orman ahalisi çok adi abazanlarmış. yardım etmemiş sadece seyretmekle yetinmişler.
kırmızı tangalı kız: şehri terketmiş yarı kurt yarı adam bir çocuk doğurmuş(yaa şimdi anladınız kurtadam nerden geliyor)
kurt: robin hood'a yeşillenmiş şerefsizliğinden. maalesef robin'in oklarından haberdar olduğunda çok geçmiş.
babaanne: hala kilitli kaldığı dolabın içinde.